HAYATIMI ADADIM

İkimiz İçin En İyisi / 3 Aralık 2023 /


Nereden başlayacağım nasıl devam edeceğim bilmiyorum. En son Haziran'da yazmıştım aradan geçen 5 ay sonrasında tekrar geldim buraya. Genelde her şey iyi giderken yazmak gelmiyor içimden. Yani en azından kendimle ilgili şeyler karalarken sadece beni gerçekten etkileyen olayları yazmayı tercih ediyorum. Bunun yazarak rahatlamakla bir ilgisi var. Bu noktada kendimle olan diyaloğumu yazıya dökmek iyi gelecek diye düşündüm, geçtiğimiz zamanda yine çok şey yaşandı o kadar çok ki hangi birini sayacağımı bilmiyorum. Kendi içinde her aydan birkaç tane seçtim.. Bakalım neler yapmışız, birlikte müzeye, at çiftliğine, tanıdığımız bi abimizin evine misafirliğe gitmelerimiz oldu ve bir gün kalkıp tatil yapmak için Amasra'ya yolculuk yaptık. Ne gündü ama gece tüm uykusuzluğuna rağmen (saatlerce araba sürmüştü, orada gezmiştik, denize girip sahilde yürümüş ve daha bi sürü şey..) bizi geri eve kadar getiren sevgili Mert ve sonraki zamanlarda ondan kaynaklı olmasa da beni derinden etkileyen birkaç olayda yaşandı, onları buraya yazmayacağım gerek yok. Zaten hepsi yaşandı gitti.. Birlikte balık tutmaya gitmelerimiz oldu, Mert hayatında ilk defa olta almış ve şimdi sallayıp beklemeye koyulmuştu. Bu sırada lügattaki bir kelimeye hakim olmuştu bile çoktan nasip '.. ve gerçekten keyifli anlar yaşadık. Son zamanlarda ise türk filmlerine sarmıştık, hafta sonu her buluştuğumuzda izliyorduk ve her seferinde ya ağlıyordum ya da kahkahalarla gülüyordum ve her defasında birlikte aynı filmden haz almayı, aynı yerlerde takılıp aynı şeyleri düşündüğümüzü gördükçe birbirimize daha da yakınlaştığımızı hissediyordum. Son bir aydır görüşmelerimiz hafta sonu ile kısıtlı olmakla birlikte, evde zaman geçiriyorduk şu zamana kadar bir problem yoktu. Birkaç gün önce bir aramam da bana olan söylemleri noktasında tartıştık ve ertesi gün benim sınavım vardı bunu ona söyledim. Sabah oldu kalktım ve gittim haber verdim elbette, daha sonra aradım kimisine göre erken kimisine göre geç saat ona geliyordu, uykuluydu bana ne sınavı diye sordu. Evet bilmek ve takip etmek zorunda değildi.. hazırlanıp gelmiş beni arabanın içinde sınav anında yakaladı ehliyet almak için direksiyon sınavındaydım. Pencereyi açtı bir şeyler söyledi, güldü bense çok gerginim daha da gerildim onunla birlikte üstümdeki baskının 4'e katlandığı düşündüm. Hocamın benden beklediği performans, komisyon üyelerinin baskısı ve tabii ki sevgilimin sen yapamazsın söylemleri.. ve ben yolları sadece kafamdaki düşüncelerle geçtim ama yaptım sınavı bitirdim, biraz süreyi aşmış olsam da.. Ardından onu gördüm ve arabasına bindim, üzgündüm geçip geçmediğim belli değildi . Mert'e kırgındım çünkü benim bugün ne yapacağımı düşünüyordu ve kendi ne yapacaktı gerçekten hiç düşünmemiş miydi.. Evet şu an buradaydı. Ama o an konuşmak istemedim. Halbuki normalde her hafta cuma günleri buluşuyoruz bugün cumartesiydi ve ben bu kadar süre Evet belki kimilerine göre abarttı 5 gün ne ki ya hadi 6 günde nedir ya birbirini görmeyince insan neden kötü olsun ki ben olmuştum.. alışmaktı belki sebebi olabilir ve bir de kendi hayat hikayemde olan kaybetmek, uzak kalmak bunlar benim için ekstra olumsuzluk ifade eden ve beni gerçekten yıkan şeyler.. buraya yazıyorum çünkü başta da söylediğim gibi kendimle konuşuyormuşum gibi yazacağım demiştim.. Yoksa bir insan kendi zaaflarını neden söyler ki.. eve bırakmasını söyledim sadece . Çünkü bugün arkadaşlarımla buluşacaktım, belki pazartesinden düşünmüştüm hatırlamıyorum. Yani son birkaç günde alelacele düşündüğüm bir plan değildi. Mahalleme geldiğimizde teşekkür ettim ve o an orada kalıp ona sarılmak istedim. Ama bu sefer de o bana karşı bir tavır takındı istemediğini söyledi. Evine git dedi .Yolda gelirken düşündüm tabii ki de planlamış olduğum olaya onu da dahil edecektim. Fakat bunu söyleyemedim bile başka noktalar vardı önce aşmamız gereken ve yapabildiğim tek şey o an için eve dönmekti, ben de öyle yaptım ve günün geri kalanı da bi şekilde geçti. Bu süreçte de az çok yazmaya devam ettim bir yerden sonra yazmayı bıraktım. Çünkü bana zerre tepki vermiyordu. Yazdıklarımı sadece görmeye başlamıştı ve bu şekilde uzun zaman geçirdikten sonra insanın kafayı yiyebileceğine kanaat getirdim. Karşındakinin robot değil de bir insan olduğunu biliyorsan ve yazdıklarına cevap vermiyorsa orada gerçekten kendini sorguluyorsun.. Yaptıklarını ettiklerini değil. Ben neden buna maruz kalıyorum ve sonrasında konuşmalarımız mesajlaşma ve arama olarak devam etse de gecenin bir saatine kaldı ve artık Mert'in uyuması gerekiyordu. O uyudu ben de önce düşündüm sonra ağladım Sonra tekrar düşündüm.. Ben ne yapıyordum, nasıl bir insan olmuştum, ben gerçekten devam edebilecek miydim.. Beni sevdiğini söylüyordu ben de onu seviyordum. Ama bana öyle kelimeler öyle cümleler söylüyordu ki beni nasıl böyle görebiliyor diyordum. Bu kelimeleri buraya yazmayacağım gerek de yok. Hepsi benim zihnimde bir yere de kaydetmedim. Bugün kafamı toplayacağım ve kendi hayatım için bir karara varacağım büyük sorumluluk yüklüyorum kendime farkındayım. Ama alışkınım, üstesinden gelebileceğimi düşünüyorum. Zaman her şeyin ilacıdır lafı ne güzel söylenmiş. Fakat benim gibi sabırsız ve bir an önce sonuca varmak isteyenler için çok havada bir laf.. önce kafamda netleştirmem lazım bazı şeyleri sonra zaman geçer ve olacak olan yine olur, kırgınlıklarım var ama geçecek çünkü içimdeki yoğun duygu her bir şeyi tolere edecek kadar güçlü. Umarım her şey ikimiz içinde en iyisi olur.

Fotoğraflar 10 Eylül 2023'ten..

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top