HAYATIMI ADADIM

Neden Olmasın / 12 Şubat 2023 /


Dünkü konuşmamızdan ..Daha iyisi olabiliriz . Daha iyi bir çift .Neden olmasın ..Ve bugün günaydın.. napıyosun evdeyim bende. Aradı saat 11'e geliyordu .Sabah erken kalkmıştım .Biraz bir şeyler atıştırıp belgesel seyretmiş şimdi ise telefonun bi ucunda onunla konuşuyordum. Bi sonraki haftaya kadar görüşemeyecek miyiz dedi .(Dünki bir araya gelişimiz iyi geçmemişti . Her ne kadar günün sonunda yola devam etme kararı almış olsakta ..) Bende bugün buluşabiliriz dedim . Bir taraftan Minecraft oynuyormuş. İsmini duyduğum fakat içeriğini bilmediğim bir oyundu .Anlatmaya başladı ..eş zamanlı olarakta ekran görüntülerini atıyordu bana ;bak burayı ben yaptım ,burası benim yatağım ,havuzum var içinden buhar çıkıyor nasıl yaptıysa bu şekilde görünüyordu ,oyunun bug ı imiş. Derken lav gibi yakıcı bir şeye temas edip oyunda öldü . Daha da oynamayacağım diyip kalktı. Bi duş alıp hazırlanıp yanıma gelicek..Saat 1 geliyor ve hazırım. Aylar sonra ilk defa bi pazar günü buluşuyorduk . Koşullar böyle gerekmişti ..geldi onu  gördüm ..hemen bindim arabaya özlemiştim .Dün olanların üzerinden yirmi dört saat geçmemişti bile.. ona dokunmak istemiştim ,boynuna sarılmak ..Ama istememişti şimdi ise karşımdaydı ,ben tüm enerjimle ona sarılıyor ve teninin tenime değişini hissediyordum . Hiç bu kadar istekli olduğumu hatırlamıyorum..Ve ona yakınlaştıkça aslında hiç kopmadığımı en derinlerimde duyumsadım. Bu his dün olanları kısmende olsa hafifletti ve bana iyi geldi.. Bu kadar kolay mıydı dedim . Günlerdir ağlamalarım şimdi başka bir duyguya hizmet edercesine yükseliyordu içimden dışıma taşarak ..

İstikamet Ftz ..sinemaya gidelim .Ama istediğimiz film yok, vizyondan kaldırılmış. Niye böyle oldu ki ..geçenki geldiğimizde de bir sorun olduğu için gösterim olmayacağı söylenmişti. Şans mı ? Sevgili olduğumuzdan bu yana bir kere olsun daha gidemedik sinemaya .Gerçi arabanın içinde aynı atmosferi hemde çok daha rahat bir şekilde yakalıyoruz . Bu nedenle çokta aradığım bir aktivite değil aslında.
Baktık diğer filmlerde ilgimizi çekmedi .Ordan ayrılıp AVM içinde bulunan parfüm satan bölüme geldik .Merdivenlerin hemen altında bulunan. Sonrasında bu cümle şaka malzemesi olarak kullanılacaktı .Mert kendine bir parfüm arıyor. Tarifide çok güzel çikolatalı tütün kokusu .Tabii buna benzer kokular olsa da.. çalışan çocuk birkaç deneme sonunda pes etti. Bu sırada sevgilim başladı pazarlığa, küçük karta sıkılan parfüm her ne kadar istediği aromatikliğin yanından geçmiyor olsa da bir tanesini beğendi .Bunu alırım yanına bi parfüm daha şu kadar olsun. Karşı tarafta o yerin sahibi olmadığı ve bir başkasının emri altında çalıştığı için pek bir indirim yapamadı (Avantajlı paket ürünlerden bahsetse de işe yaramadı.) Bu hararetli konuşma sonrasında el sıkışıp herhangi bir şey almadan ordan ayrıldık .
(Sevgilimde şeytan tüyü var . Karşı tarafla tanışalı daha on dakika oldu olmadı .Hemen etkisi altına alıp yıllardır tanışıyormuşçasına bir samimiyet kurdu. Her ne kadar bu olayda bir sonuca varamasakta . İstediğini yaptırıyor birçok kez şahit oldum .) Yemeğe gidelim çiğ köfte alalım yanına da dürüm. Eskiden oturduğu mahalleye gittik. Dürüm almaktan vazgeçip tavuk pilav almaya karar verdi. Dükkana girdik ve orda çalışan amca Mert'in küçüklüğünü bilirmiş .Cam tezgaha boyu yetmezmişti . Şimdi ise aradan yıllar geçmişti ve büyümüş kız arkadaşını çocukluğunun geçtiği mekanlara getiriyordu .(Bu durum benim için çok anlamlı .) Elimizde  köftelerimiz..  ben acıktım diyerek arabaya gidene kadar yedi bitirdi elindekileri ..bazen bu kadar iştahlı olması beni korkutmuyor değil . İlerde onu nasıl doyuracağımı düşünüyorum. Haklı olarak bu da beni şimdiden yemek yapmaya itiyor. Çeşitli tatlar denemem gerekiyor. Yoksa işim zor gibi ..
Ardından Neşet Ertaş Sanat Ve Gösteri Merkezine çıkalım. Ama yerler buz tutmuş . Arabayla arka taraftan dolanmak gerekti .Ve çıktık .Kimse yok her ne kadar hafta sonu olsa da insanlar evde kalıp dinlenmeyi tercih etmiş .Tabii bunda havanın soğuk olmasıda bir sebeb .Orda bulunan masalardan birine geçtik ,manzara çok iyi .Fakat rüzgar acı acı esiyordu . Biraz daha geri gelip güneşin diğer yerlere göre daha fazla ışığını gönderdiğini düşündüğümüz banka karşılıklı oturduk .(Aylar önce benimle sınav için okula geldiği gün ,Dikmen Vadisinde sabah kahvaltı niyetine getirdiklerimi yerken de aynı bu şekilde bağdaş kurup oturmuştuk .O sıralar sadece arkadaştık . Aramızdaki diyalog soru cevap şeklindeydi . Birbirimizi tanımaya çalışıyorduk .)
Sevgilim kızarmış tavukları büyük bir iştahla yerken bi taraftan da sıyırdığı kemikleri yan tarafa atıyordu .Eğer olurda kedi ya da köpek gelirse büyük bir ziyafet çekecekti. Ama şu an için ortalıkta görünen yoktu. Bi ihtimal gelirler diye pis pis diyerek çağırsam da sessizlik sürmeye devam etti . Bi ara tavukta bulunan lades kemiğine denk gelmiş .Onu göstererek beni oyun oynamaya davet etti . Kazanan ne istesin ..Mert'in aklından geçen deli dolu istekler ..En son kazanan diğer tarafa kazak alsın dedi . Bende olur dedim ve kaybedeceğimi bilerek ladese tutuştuk . Sonrasında yerler çok kayıyor buzlar yerde ara ara erimiş olsada kendime çok güvenemeyip Mert'in elini sıkı sıkı tuttum. O şekilde arabaya geçtik . İçine girince anladık ki donmuşuz haberimiz yok .Bu da böyle bir anı olsun ne diyelim.. Gidelim bizim yol kenarındaki gizli mekanımıza . Orda tabii neler oldu neler.. Çantamdan çıkardığım o küçük şeyi ismi lazım değil 🙂 bana tekrar geri verirken ben unuttum .Hay aksi ne diyecektim kafam uçmuş .Ve kazanan daha birkaç saat geçmeden belli oldu .. Çantamın fermuar kısmı bozulmuş . Onu tamir ediyor bende ona bulaşıyor yaptığı işe odaklanmasını engelliyordum.  (Benim bozulan ya da kırılan herhangi bir şeyimi tamir etmesi hoşuma gidiyor) Ve tabiiki yaptı . Eline ne alıyorsa çözmeden bırakmıyor .
Sonrasında Forum'a gittik . Starbucksta yer bulmaya çalıştık .Masalar çoktan kapılmış, oturanlarda kalkmaya pek istekli görünmüyordu .AVM içinde birkaç tur attıktan sonra geri geldik ve köşede boş bir yer bulup oturduk .Mert bilgisayarı açmakla uğraşırken bende kahvelerimizi aldım . Onun bardağının  üzerindeki yazı Adamım .(Bu tarz küçük imalarda bulunmayı seviyorum) Barista da alttan alta gülerek yazmıştı ..Şimdi yerimizi beğenmeyip büyük masaya geçtik. Sitemizin yazı ve renk kısımlarıyla ilgili ufak değişiklikler yaptık .Bir de fotoğraf çekindik . İşimiz halloldu. Eve dönme vakti. Bilgisayarı toplayıp kalktık .Benim mahalleme geldik. Mert'in midesi bulanıyor .Tavuk üzeri kahve iyi gelmemiş olacak ki dışarı çıkıp kustu . Döndüğünde rahatlamıştı .Kendini daha iyi hissettiğini söylüyordu. Ne olacak dedim bizim bu halimiz .. Ayrıldığımızı arkadaşlarına söylemiş. Onlarda barışırsın demişler .Ben yokken bayağı konuşulmuş yaşadıklarımız.. Neyse sorun değildi .Çünkü biz o an birlikteydik .Birilerinin bunu bilmesine gerek yoktu .Bırak bilmesinler görmesinler demek istedim...Ve saat dokuz buçuğa kadar zaman geçirdik . Artık ben evime sen evine ve veda vakti.

Sevgilim, bir gün seninle birlikte aynı evi paylaşmayı çok isterim. Eve birlikte dönelim mesela.
Nasıl olur acaba ..
Şimdilik bir hayal gerçekleşmek için zamanını bekleyen..
Ve benimde sabırsızlıkla beklediğim .

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top